Fenerbahçe Kadın Voleybol Takımı ve A Milli Voleybol Takımı'nın vazgeçilmez isimlerinden biri olan kaptan Eda Erdem açıklamalarda bulundu.

‘4. KEZ BU ÖDÜLÜ ALMAK GURUR VERİCİ’

2021 Avrupa Voleybol Şampiyonası'nda üst üste 4. kez 'En İyi Orta Oyuncu' olan kaptan Eda; '4 kez üst üste en iyi orta oyuncu seçildim evet ama bunu kendi başıma başarmadım. Hani yanımdaki arkadaşım o blokta bana yardım etmese, takım arkadaşım o iyi servisi atmasa yani takım arkadaşlarım bana yardım etmese bu başarıyı kendim yapamazdım. O yüzden öncelikle takım arkadaşlarıma ve teknik ekibe teşekkür ediyorum. Tabii ki benim için mutluluk verici çünkü oynadığım her turnuvada en iyi şekilde performans göstermeye çalışıyorum ve Avrupa Şampiyonası’nda da 3 kez üst üste seçilmiştim. Hedefim 4. neden olmasındı yani kendimi bunun için zorluyordum. Turnuvada da bu şekilde mücadele ettim. 4 kez bu ödülü almış olmaktan gurur duyuyorum. Benim için önemli bir şeydi. Kariyerimde 30lu yaşlarımın ortalarına geliyorum. Benim için istikrar çok önemli. 4. Kez seçilmekte benim için bu istikrarın göstergesi oldu. Bir de başarılı bir takım olarak ilerliyoruz. Takım başarılı olunca da bu bireysel ödüller keyifli oluyor.' dedi.

‘DERBİLERDE FARKLI BİR KARAKTERE BÜRÜNÜYORUZ’

Ligdeki Galatasaray zaferini ve derbi havasını değerlendiren tecrübeli voleybolcu; 'Fenerbahçe ve Galatasaray karşı karşıya geldiği zaman futbol veya basketbol, voleybol, diğer branşlar fark etmeksizin bir derbi havası oluyor zaten. Çok farklı oluyor. Hem bizdeki hazırlığı, önemi çok farklı oluyor. Futbolda tabii ki hayat duruyor. Voleybolda futbol kadar hayat durmasa da izleyici kitlesi çok fazla. Bu sene zaten çok fazla destek görüyoruz. Derbi maçlarına zaten gelen taraftarlar vardı ama bu sene özellikle geçtiğimiz yazdan sonraki başarıdan dolayı voleybolda her maçımıza gelmeye başladılar. Bu çok güzel bir duygu sürekli tribünlere oynuyoruz. Derbilerin havası çok farklı. Oynarken farklı bir karaktere büründüğümüzü söyleyebilirim.' açıklamalarında bulundu.

'İNSANLARIN KALPLERİNE DOKUNDUK'

Tokyo 2020'yi değerlendiren kaptan; 'Geçtiğimiz yaz hayal etsek bu kadar ilgiyi tahmin edebilir miydik pek sanmıyorum. Gerçekten çok güzel bir ilgi ile karşılaştık. Geri dönüşler inanılmazdı. Sokakta gören insanların bizi sürekli tebrik etmesi, sizinle gurur duyuyoruz demeleri o kadar güzel bir duygu ki bunu tarif edemeyiz. Çok mutlu ve keyifli bir yaz geçirdik. Tokyo Olimpiyatları’nın olması da buna çok büyük bir katkı sağladı. Voleybol olarak biz de sahadaki mücadelemizle insanların kalplerine dokunduk diye düşünüyorum. Türkiye adına geçtiğimiz yaz güzel bir spor yazı oldu. Voleybol adına da hiç girmediğimiz evlere girmeyi başardık. Voleybolu hiç izlememiş insanlar artık voleybol izlediklerini ve sevdiklerini söylüyorlar. Müthiş bir duygu. Hedeflerimiz arasında bu da vardı zaten. Voleybolu tüm ülkeye yayıp yeni nesli spora teşvik etmekti.'

'ÇOK İYİ BİR JENERASYONA SAHİBİZ'

Ülkemizde son dönemde voleybolun çok daha fazla ilgi görmesiyle alakalı konuşan tecrübeli sporcu; 'Futbol çok ayrı bir dünya. Oradaki pasta, rakamlar, oyuncu sayısı, tesisleşme yani çok ayrı bir dünya orası. Futbolla bizim yarışmak gibi bir hedefimiz yok açıkçası. Biz voleybolun varlığını, voleybolun çok başarılı bir branş olduğunu göstermeye çalışıyoruz. Ancak futbolu izleyen kesimin voleybolu izlemeye başlaması bizim için önemli tabii ki. Biz geçtiğimiz yazla beraber o kıvılcımı yaktığımızı düşünüyoruz. İlgiyi biraz bize çevirmekten de mutluyuz. Voleybol izlemesi güzel bir spor. Kadınlara çok yakışıyor. A milli voleybol kadın takımı olarak da pes etmeden oynayan bir ekibiz. O yüzden futbolla yarışmak değil ama en azından voleybolun da izlenebilir bir branş olduğunu göstermeye çalışıyoruz. Zaten başarı ile gelen şeyler bunlar. Çok iyi bir jenerasyona sahibiz. İnanıyorum ki günden güne başarılar geldikçe voleybolda artık futbol kadar izlenen bir branş olacak. Bizim hedefimiz bunu yapmak.' dedi.

'İTİRAF EDEYİM, HER GÜN BAKIYORUM'

Fenerbahçe Stadı'nın yanına Eda Erdem için yapılan özel grafiti için duygularını aktaran Kaptan; 'Grafitinin önünden her gün geçiyorum eve giderken. Her gün kendime bakıyorum bunu itiraf edeceğim. 14 yıldır Fenerbahçe’deyim ve 14 yıldır bu kulübe hizmet ediyorum. Burada çok fazla yaşadığım şey var. Vermiş olduğum fedakarlıklar, taraftarların adıma marşlar yapmaları, bana tezahürat etmeleri, sahadaki mücadelemin küçüklüğümden beri Saraçoğlu Stadyumu’nda maçlara gittiğim stadımızın yanına resmedilmem, benim anlaşıldığımın resmi diye düşünüyorum. O yüzden çok mutlu ve gururluyum açıkçası. Her gün önünden geçtiğimde Eda sen oradasın farkında mısın diyorum. Çok farklı bir his ne kadar kelimelere döksem de anlatamayacağım. Onlara çok çok teşekkür ediyorum.'

'ÇOK UTANGAÇTIM, VOLEYBOL İLE KARAKTER KAZANDIM'

Hem Fenerbahçe hem de milli takımdaki kaptanlığı ile konuşan Eda Erdem; 'Liderlik bence insanın içinde olan bir şey. Ben burada idman yapıyoruz mesela sakızına bile oynasak kazanmak için mücadele ediyorum. Kaybetmeyi sevmiyorum. İçinizden gelen bir şey. Bunun yanında yanımdaki arkadaşıma yardım etmeyi çok seven bir insanım. Antrenör ve oyuncular arasında iletişimde doğru köprüyü oluşturmaktan keyif alıyorum. Küçükken voleybolla tanışmadan önce çok utangaçtım. Voleybolla olgunlaştım, kendi karakterimi kazandım. Sonra bir baktım sahada acayip hırslı bir karakter var ve pes etmiyor. Dedim ki benim içimde varmış ve ben bunu voleybol sayesinde bulup dışarı çıkartmışım.'

GIOVANNI İTİRAFI

Milli Takımdaki antrenörü Giovanni ile ligde rakip olmaları hakkında; 'Giovanni bizi çok iyi tanıyor. Hem dezavantajı hem avantajı var bu durumun. Zaten çok iyi bir antrenör. Bizim iyi ve zayıf olduğumuz tarafları çok iyi biliyor. Biz de kendisini çok iyi biliyoruz. Zaman zaman bu bizim avantaj olduğu gibi zaman zaman da dezavantaj oluyor. Ligin ilk karşılaşmasında sanırım avantaj bizdeydi. Çünkü onları yendik. 3-1 kazandık. Onlar uzun zamandır aynı ekiple oynuyor, biz yeni bir ekibiz belki o yüzden şans bizden yana oldu. Ama oynadığım zaman şey diyorum şimdi servis karşılama turunda ben atak yaparsam bana çaprazı kapatacak yani bildiğim şeyler var. Ya da blokta sol elime vurmalarını söyleyeceğini gibi gibi böyle şeyleri kendi adıma konuşmam gerekirse.' açıklamalarında bulundu.

'EBRAR'LA GURUR DUYUYORUZ'

İtalya'da forma giyen ve milli takımın yıldızı Ebrar ile ilgili övgü dolu sözler sarfeden Eda; 'Ebrar’ı gururla takip ediyoruz bu sene İtalya’da. Bizi çok güzel temsil ediyor. Ebrar aslında kamera karşısında gördüğümüz karakterle aynı hiçbir farkı yok. Çok doğal çok renkli bir karakter, çok çalışkan. Bir o kadar da temiz kalpli. Çok çocuksu. Zaten çok genç daha. Önünün çok açık olduğuna inanıyorum. Zaten bizim takımımızın da önemli karakterlerden biri. Hem yetenekli hem saygılı. Çok iyi bir sporcu. Kendisini çok seviyorum ve inanıyorum ki çok güzel bir kariyeri olacak.' dedi.

'SPOR HER ZAMAN AİLEMİZDE VARDI'

Aile hayatından bahseden milli yıldız; 'Çok kalabalık bizim ailemiz. 6 kız 1 erkek. Boşnak bir aileyiz. Aile apartmanında büyüdüm. Çocukluğum tamamen sokakta her türlü oyunu oynayarak geçti. Birbirimize bağlı bir ailede büyüdük. 2 ablam voleybol oynadı ama devam etmediler. Babam basketbol oynamayı severdi. Spor her zaman ailemizde vardı.' açıklamalarını yaptı.

'FENERBAHÇE'DE BIRAKMAK İSTİYORUM'

Türk voleybolu ve Fenerbahçe'nin efsanesi konumunda yer alan kaptan geleceğiyle ilgili; 'Bu sene 3 yıllık kontratım başladı. Öncelikle bu 3 senede kulübüme en iyi şekilde hizmet etmek istiyorum. Kariyerimi burada sonlandırmak istiyorum. Ancak hala içimde voleybol oynama isteği, aşkı devam ediyor. O beni bırakana kadar voleybola devam.' dedi.

'İTALYA VE İSPANYA'DAN TEKLİF ALDIM'

Uzun yıllardır Fenerbahçe'den oynayan ve başka takımlardan teklif aldığını açıklayan tecrübeli isim; 'Avrupa’dan teklif aldım evet. İtalya’dan, İspanya’dan aldım ama gitmeyi hiç düşünmedim. Bulunduğum yerden çok memnundum. Gitmemi gerektirecek bir şey olmadı. Burada belki biraz profesyonel düşünmüyorum katılırsınız katılmazsınız ama burası benim için çok farklı. Burası benim için bir aile. Ben kendimi burada bir bütün hissediyorum. Burada büyüdüm, burada olgunlaştım. Gidip başka bir yerde kariyerime gitme düşüncesi olmadı. Ben böyle olmasını tercih ettim.' ifade etti.

'BELKİ YÖNETİCİ BELKİ DE ANTRENÖRLÜK'

Profesyonel kariyerini sonlandırtıksan sonra geleceği hakkında konuşan kaptan; 'Voleybol beni bırakana kadar voleybol oynamayı düşünüyorum ancak önümde birkaç yıl kaldığının da farkındayım dürüstçe söylemek gerekirse. Bence yaşadıklarımı, voleybol tecrübelerimi aktarmam gerektiğini düşünüyorum. Voleybolun bana verdiklerini ona geri vermem gerektiğini düşünüyorum. Belki antrenörlük olur, belki yöneticilik olur o gün geldiğinde göreceğiz hep beraber. Voleybolun içinde kalacağım.' dedi. (Milliyet)