Soruşturma kapsamında yaklaşık iki hafta önce Anadolu Adliyesi'ne gelerek ifade veren Volkan Demirel, sadece izleyici olarak maça gittiğini ve taraftarların tezahüratlarına eşlik ettiğini söyleyerek taraftarları yönlendirenin kendisi olmadığını söyledi.
Soruşturmayı yürüten savcılık tarafından, şüpheli Volkan Demirel'in, basketbol müsabakası esnasında hakaret içerikli tezahürat yaptığının tespiti üzerine hakkında soruşturma başlatıldığı anlatılarak, 6222 sayılı Kanun'un 14. maddesinde tanımlanan bu suçun yalnız adli para cezası gerektirdiği ve Türk Ceza Kanunu'nun 75. maddesi uyarınca ön ödemeye tabi olduğu belirtildi.
Savcılık tarafından, Volkan Demirel'in yasal süre içinde ön ödeme bedelini ödediği bu nedenle de Demirel'in hakkında kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği belirtildi.
Eğer suçlu bulunsaydı sadece kendi takımının maçlarında oynayabilecek ve başka hiç bir müsabakaya gidemeyecek olan Demirel, takipsizlik kararının ardından maçlara gidebilecek.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Soruşturma Bürosu tarafından 7 Şubat tarihinde şu açıklama yapıldı:
"27 Ocak 2017 tarihinde muhtelif haber sitelerinde Fenerbahçe futbol takımı kaptanı Volkan Demirel'in, Fenerbahçe ile Galatasaray kulüpleri arasında Ülker Sports Arena'da yapılan basketbol müsabakası esnasında Fenerbahçe taraftarlarına hakaret içerikli tezahürat yaptırdığına dair haberler ve eyleme ilişkin video kayıtları yer aldığının tespiti üzerine, 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun'un 14. maddesi kapsamında yasal gereği yapılmak üzere 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 160 maddesi uyarınca soruşturma başlatılmıştır."
KASTIM YOKTUR!
Volkan Demirel, soruşturma kapsamında yaklaşık iki hafta önce savcılığa verdiği ifadede, "26 Ocak tarihinde, futbol kulübünde bizzat oynadığım Fenerbahçe'nin, Galatasaray'la Ülker Sports Arena'da yaptığı basketbol müsabakasında izleyici olarak katıldım. Müsabakanın bitiminden sonra bu olay gerçekleşti. Burada kesinlikle hakaret içerikli tezahürat kastım yoktur. Yaptığımız tezahürat klasikleşmiş söylemlerden ibarettir. Tezahüratı başlatan ya da yönlendiren ben değilim. Sadece maçı kazanmanın sevinci ile yapılan bu tezahürata katıldım. Bunun suç olduğunu bilmiyordum. Bilseydim bu şekilde davranmazdım. Yıllardır Fenerbahçe futbol takımı ve milli takımın kaleciliğini yapıyorum. Her iki görevimden dolayı sürekli antrenmanlar ve müsabakalara katılıyorum. Hakkımda seyirden yasaklılık tedbiri uygulanması halinde hem bizzat mağdur olacağım, hem de görev aldığım kurumların mağdur olmasına sebep olabilir. Benzeri bir eylem tekrar etmeyecektir. Hakkımda tedbir uygulanmamasını talep ediyorum" dedi.
superFB mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın